Kulüp ve ülkeye göre farklı tavır takınan ikiyüzlü, pastadan gereğinden fazla pay alan açgözlü ve kendi içindeki rüşvet vakalarını engelleyememiş olan rezil oluşum.perez boşuna bu şebekeyi devre dışı bırakmak istemiyor.

(bkz: #68590)
fenerbahçe taraftarının değerini gidince anladığı bilmem kaç yüzüncü futbolcu. mevlana adını taktıkları bir diğeri de önce brezilya milli takımına seçildi, dün de bu yaşında dünya kulüpler şampiyonası'nda mücadele ediyordu. ve o adamı taraftarın lafıyla bedavaya bırakıp koca sezon alper'den 10 numara oynamasını bekledik. giuliano da aynı şekilde; ne kadar özverili olduğu hep görmezden gelindi. doğru koşuları, enerjisi, gol yollarındaki becerisi, görev bilinci, çalışkanlığı hep küçümsendi, bütün emeği galatasaray maçında kaçırdığı pozisyondaki acemiliğine indirgendi. şimdi de çöp ilan edilme sırası 2 hafta önce övgüler düzülen, dönüşü heyecanla beklenen kruse'ye gelmiş. bu kafayla daha çok heba ederiz yılları. futbolun takım oyunu olduğunu anlayıp bireylere gereğinden fazla önem atfetmeyi bıraktığımızda her şey çok daha güzel olacak. ama yakın gelecekte böyle bir ihtimal göremiyorum maalesef. bu ülke her şeyin kişiler üzerinden tartışıldığı, sisteme ilişkin değerlendirmelerin dikine, coşkulu, atak, defansif, yan pas gibi birkaç ezbere sözle geçiştirildiği garip bir yer. 'vasat'ı fazla uzakta aramamak lazım. vasat, tam da bu kısır tartışmaların olduğu yer aslında. 'kahraman' fetişizmi sadece futbolda değil, ülkenin her probleminde çıkıyor karşımıza. halbuki 'özne' olması gereken takımın ta kendisi. bunu ilk anlayan kitlenin fenerbahçe taraftarı olmasını çok isterdim ama pek de umudum yok açıkçası.